Spor Toto Süper Ligin 28.haftasında Fenerbahçe evinde karşılaştığı Galatasaray ile 1-1 berabere kaldı.
27.haftanın öne çıkan mücadelesini diyagonal.net yazarı Burak Arslan değerlendirdi.
TÜRK’ÜN ‘’VAR’’ İLE İMTİHANI
Dün yine ‘’dünya’’ derbisi adı altında oynanan git gide dünya futbolundan uzak kalan fakat Türkiye için büyük olan iki takımın mücadelesini izledik. Bir tarafta şampiyon olabilmek adına derbiyi mutlaka kazanması gereken Galatasaray diğer tarafta kümede kalma mücadelesi veren Fenerbahçe…
Kümede kalma mücadelesi veriyor olması Fenerbahçe’nin derbi takımı olduğu gerçeğini değiştirmedi 45-50 dakika 10 kişi mücadele ettiği maçta Galatasaray’a karşı evinde ki yenilmezlik serisini 20(yirmi) seneye çıkardı.
DERBİLERİN FAVORİSİ YOKTUR
Kağıt üzerinde bakıldığında maçın favorisi Galatasaray’dı fakat evdeki hesap çarşıya yine uymadı. Maçın başından sonuna kadar üstün götürdüğü maçta galibiyete ulaşamadı ve beraberlikle yetinerek büyük bir yara aldı. Fenerbahçe ise ligdeki konumunu çok fazla düşünerek çıkmadığı maçta ezeli rakibine karşı evindeki yenilmezlik serisini 20 seneye çıkardı.
Her sene maçtan önce ‘’o sene bu sene mi acaba?’’ diye düşünen Galatasaray taraftarı muhtemelen galibiyete en inandığı maçı takip ettiler ama yine olmadı. Kışın sonlarına doğru güneşin yüzünü biraz göstermesiyle ağaç dallarında açan çiçekler gibi bir sevinç yaşayan Sarı-Kırmızılı taraftarların sevinci yalnızca beş dakika sürdü.
BİR İNSAN 15 DAKİKA DA DEĞİŞİR Mİ?
İlk yarıda kusursuza yakın bir maç yöneten Palabıyık, ikinci yarı ‘’sen neler yapıyorsun’’ dedirtti. Önce Topal’a ikinci sarıyı gösteremedi ardından Fenerbahçe’nin golünde Feghouli’ye yapılan faulü es geçti ve ardından Eljif’in ceza sahasında topla buluşurken eline çarpan topu da es geçen Palabıyık, pozisyonun en başında Skrtel’in, Onyekuru’ya yaptığı pozisyonu da atladı ve üstüne üstlük ikili arasında çıkan küçük gerilimde Onyekuru’ya kart gösterip mücadeleyi sürdürdü.
Hocam… Yapma hocam…
Kadıköy’ün atmosferi zordur bunu futbolu takip edenler bilir fakat sen 45 dakika atmosfer falan dinlemeyip maçı harika yönet ilk yarı sonunda bir kırmızı çıkar ikinci yarı enteresan işlere imza at. Oluyor mu hocam? Hakem hatalarını minimize etmek için getirilen VAR sistemi ne işe yarıyor? Neden maçı başlatmayıp 2 dakikaya yakın VAR hakemi ile konuşup pozisyonu izlemiyorsun? Bunların sende bir cevabı var mı bilmiyoruz ama bizler bir cevap arıyoruz.
Burak Arslan / diyagonal.net Özel Haber
