Süper Lig‘in 16.haftasında Galatasaray, TT Arena‘da ağırladığı Antalyaspor’la 0-0 berabere kalarak 1 puana razı oldu.
OMAR YOK KEYİF YOK!
İki kulüpte Omar Elabdellaoui unutmayarak ısınmaya ‘’Geçmiş olsun Omar’’ t-shirtleri ile çıktı. Sarı Kırmızılılar’ın aklı tamamen Norveçli futbolcuda olacak ki; bu sezonun en az pozisyonlu Galatasaray maçını izledik.
Antalyaspor ise evinde uğradığı 6-0’lık Hatayspor hezimetinden sonra daha temkinli ve beraberliğe razı bir şekilde sahaya çıktı. Galatasaray topa hükmetse de set oyununda ceza sahasına girmekte ve o boşlukları bulmakta epey zorlandı. Savunma arkasına atılan uzun toplarla etkili olmaya çalışan Terim’in öğrencileri, bu oyunla içeride zaman zaman topla buluşsa da çok pozitif işler yapamadı. Ersun Yanal ise belki de tekrardan bir hezimete uğramamak için oyunun hücum tarafını fazla düşünmedi. Amilton ve Gökdeniz ile hızlı kontra ataklara çıkarak gol bulmaya çalıştı. Yine o hızlı ataklardan birini denerken, Emre ‘’hooopp hemşerim nereye gidiyorsun?’’ dedi Amilton’a.
Hoooop hemşerim nereye?
Maçın hakemi Abdülkadir Bitigen Emre’nin Amilton’u durdurken ana bacı sövdüğünü duydu ki herhalde, Emre’ye tereddütsüz kırmızı kart gösterdi. Oysa Emre Kılınç sadece ‘’Hooopp hemşerim’’ demişti.
Şimdi bunu ufak bir mizansenle örneklendirsek böyle örneklendiririz ama bu bir mizansen değil. Burada onlarca küsur insan o hafta alınacak puan için ter döküyor, bunun içinde futbolcusundan, teknik heyetine, top toplayıcısından, aşçısına, idari heyetten, fitness eğitmenine kadar onlarca insan var. Bu kadar kolay kart çıkarılıp, takımı bu kadar düşürmeye hiçbir hakemin hakkı yok. Faul mü faul ama faul yapılan yere, darbenin alındığı yere, Emre’nin gelişine ve Emre’nin niyetine bakmak gerekiyor. Emre hızlı atağı kesmek için ve Amilton durdurmak için arkadan müdahale etmeye çalışıyor, oyuncuyu sakatlamak için bir darbe girişimi yok, ki zaten tabanlarda kalkık gelmiyor. O konumda süpürse Amilton’u zaten süpürür ama amaç sadece oyuncuyu durdurmak. Ha durdururken faul yapıyor, oyuncuya müdahalesi de var ama bunun cezası sarı kart ve faul. Kırmızı kart çok ağır. Ligimizde bu faul’ün 2 3 kat fazla darbelilerine sadece sarı kart çıktığını defalarca kez de gördük. Eğer vereceksen kırmızı kart birkaç dakika sonra Marcao’nun Gökdeniz’e yaptığı faulde vereceksin. Çünkü o daha çok kırmızı kart. VAR eğer karışacaksan maça, o pozisyonda karışacaksın.
EL TİGRE CAN ÇEKİŞİYOR!
Ne ara sakatlandı, ne zaman gelecek, ha geldi, ha gelecek derken Falcao sonunda geldi, heh geldi dediiiiik çok sürmedi, Falcao 30 dakika sonra tekrar sakatlandı. Bu Galatasaray’a Türk Futboluna ve özellikle taraftarlara büyük bir ders olsun. Onlar çok istedi diye alındı, sonuç ortada. Kulüpler taraftarlara göre transfer yapamaz, yapmamalı. Bundan sonra Fatih Hoca’nın dediği gibi futbolcuların isimlerine değil geleceklerine transfer yapılmalı. Ahada en büyük örnek burada! Görmek istemeyenler için Diego Costa kapıda, buyurun!
Son sözlerim ve bütün iyi dileklerim Omar için, en iyi şekilde ve bindirmelerin gibi en hızlı şekilde geri dön aramıza. Geçmiş olsun güzel insan…
Ahmet Furkan Ünal / Diyagonal