Galatasaray’ın genç yıldızı Recep Gül, Diyagonal Dergi ekibinden Ahmet Can Metin’in sorularını yanıtladı.
Diyagonal Dergi’nin 2.sayısını tamamen ücretsiz okumak için tıklayın!
Ahmet Can Metin: Futbola nasıl başladın, hikayen Galatasaray’a kadar nasıl uzandı?
Recep Gül: Futbola her çocuk gibi mahallede, sokak aralarında, okul bahçelerinde başladım, 2009 yılında mahallenin amatör takımı İstanbul Demirspor ile biraz daha sokak futbolundan uzaklaşmış oldum. İstanbul Demirsporda oynarken bir turnuva düzenlendi, bu turnuva da Galatasaray hocaları maçları izliyordu, hocalar beni antrenmana çağırdı ve antrenmanlarım iyi geçince 2010 yılında Galatasaray Akademisine katıldım. Galatasaray altyapısında 10 sene geçirdim ve orada geçirdiğim her sene güzeldi.
Ahmet Can Metin: Sivas Belediyespor maçı, Galatasaray’daki ilk A takım maçındı. Anlatması zor ama o maç için neler söylersin? Neler hissettin?
Recep Gül: O maç benim için sevgililerin birbirine kavuşması gibiydi, hayalim olan bir şeydi benim için, 70. Dakikalarda oyuna girdim ve iyi bir performans sergilemiştim. Maça girmeden önce elim ayağım titrer diye düşünmüştüm ama maç benim için çok rahat geçti, birlikte oynadığım büyükler sağ olsun beni rahatlatıyordu. Çıktığım ilk maç benim için hayatımın en özel anlarından biriydi.
Ahmet Can Metin: Geçtiğimiz sezon KVC Westerlo’ya kiralanmanla Avrupa deneyimi de yaşamış oldun. Belçika’da hayal ettiğin futbol ortamını bulabildin mi?
Recep Gül: Belçika’da hayal ettiğim ortam vardı ve benim için çok büyük bir tecrübe oldu. Avrupa zihniyetini ve mantalitesini görmek bana çok fazla şey kattı. Avrupa’da, insanlar yaptıkları işleri daha disiplinli yapıyor, en azından bunları görmüş oldum. Özellikle antrenman çalışmaları Türkiye’ye göre daha ağır oluyor, bunun dışında Avrupa’da futbol oynamak güzel çünkü her genç oyuncunun hayalinde Avrupa’da oynamak vardır.
Ahmet Can Metin: Gelecek planlarından bahsedecek olursan neler söylersin? Bir süre Türkiye’de oynamak mı yoksa direkt Avrupa’ya çıkmak mı?
Recep Gül: Aslında her futbolcu oynayabileceği kulüpten yana tercihini kullanır, tabi bir futbolcu için Avrupa’da oynamak daha büyük bir artı. Çok fazla planım var ama bu planları zamana yayıp adım adım gitmek istiyorum. Bu konuyu merdiven gibi düşünüyorum, merdivenin ilk basamağından üçüncü basamağına çıkmaya çalışırsak takılabiliriz ama ben tek tek çıkmak istiyorum.
Ahmet Can Metin: Kendini benzettiğin futbolcu?
“Eden Hazard’ı çok beğeniyorum”
Recep Gül: Eden Hazard çok beğeniyorum, genç oyuncular maça çıkmadan örnek aldığı futbolcuyu izler, ben çoğu zaman Eden Hazard’ı izlerim, onun oyun mantalitesini almaya çalıştım, benim için en iyi oyunculardan bir tanesi.
Ahmet Can Metin: Şu ana kadar çalıştığın en profesyonel futbolcu?
Recep Gül: Buna Galatasaray’dan cevap vereceğim, İş ahlakı ve iş konsantrasyonu olarak Fernando’yu söyleyebilirim, saha çalışmalarında Gomis çok iyiydi ama Tolga Ciğerci o dönemde çok çalışıyordu iş disiplini ve profesyonellik konusunda Tolga Ciğerci diyeceğim.
Ahmet Can Metin: Büyük kulüpte yedek kalmak mı, orta çaplı kulüpte düzenli forma giymek mi?
Recep Gül: Orta çaplı kulüpte oynamayı tercih ederim. Futbolcu oynamadıkça gelişimini kaybediyor.
Ahmet Can Metin: Hücum oyuncusu olmasaydın hangi mevki de oynardın?
Recep Gül: Hücum oyuncusu olmasaydım Defansif orta saha pozisyonunda oynamak isterdim.
Diyagonal Dergi / Ahmet Can Metin