Cem Arber
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Futbol
  4. Güneş’in değil Çebi’nin takımı

Güneş’in değil Çebi’nin takımı

Ahmet Nur Çebi, Şenol Güneş haberleri
Ahmet Nur Çebi, Şenol Güneş haberleri
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Süper Lig’in açılış haftasında Olimpiyat Stadı’nın ıssız ve kasvetli atmosferinde Fatih Karagümrük’e konuk olan Beşiktaş; dokuz doğurdu, tek gol attı, üç puan aldı. Şenol Güneş, bu sezon Avrupa maçlarında gün yüzüne çıkan enteresan yerleşim planını bu maçta da sahneye koydu. Amir Hadziahmetovic’in iki stoperin arasında değil ama yanında yer aldığı ve sistemi 3-4-3’e döndüren bu tercih sonuç vermeyince, tecrübeli teknik adam da ısrarcı olmadı ve ilerleyen dakikalarda Hadziahmetovic’i asli görev bölgesine yolladı. Türkiye Ligi’ndeki mücadele ile Avrupa kupası maçları arasında çok önemli bir fark var. Avrupa’da Tiran gibi, Neftçi Bakü gibi zayıf rakipler bile sahaya gol atmayı düşünerek çıkıyorlar. Bu nedenle Beşiktaş’ın bu maçlarda hücum aksiyonlarını planladığı şekilde sahneye koyması hiç de zor olmadı. Oysa Süper Lig’de karşılaşacağınız 19 rakibinizden en az 12 tanesi Karagümrük’ün yaptığı gibi yarı sahasına yerleşip, “gol yersem küme düşecekmişim” hissiyatıyla savunma yapacaklar. Aslına bakarsanız, Türk futbolunun iki ileri bir geri patinaj yapmasının temel nedenlerinden biri bu ama işin o tarafı başka bir yazı konusu. Tabi bu noktada Karagümrük takımının futbolu çirkinleştirme işini hayli ileri götürdüğünü ve Beşiktaş karşısındaki taktik anlayışlarıyla İkinci Lig Kırmızı Grup’a bile yakışmayacak bir takım olduklarını belirtmeden geçemeyeceğim. Ne diyorduk? Süper Lig’de büyük takımların kalabalık savunmalarla çokça karşılaştıklarını ve bu savunmaları açmak/aşmak zorunda olduklarını. Bu yapmanın yollarından biri de sahada becerili oyuncu (bir başka tabirle yıldız) bulundurmak.

Şenol Güneş
Şenol Güneş

Her sene transferi bitirmek için ligin başlamasını bekleyen ve böyle yaparak kulübün ekonomisini koruduğunu zanneden Ahmet Nur Çebi ve arkadaşlarının bir türlü kafalarının almadığı konu da bu. Kulübün menfaatlerini korumak istiyorsanız; yaz transfer dönemine kışın, kış transfer dönemine yazın hazırlanırsınız. Örneğin, kontratı bitecek oyuncularla sezon bitip herkes tatile çıktıktan sonra değil Ocak ayından itibaren kontak kurarsınız veya iyi bir scout ekibiyle kış döneminde maçları takip edip kulüp ekonomisine uygun isimlere yönelirsiniz. “Avrupa’da transfer dönemi hele bir bitsin yeğenim, akşam pazarından neler neler çıkar” düşüncesiyle kendinize kasabanın kurnaz tüccarı rolü biçerseniz, takımınız da lige ilk 11’inde yeni transfer olmadan başlar. Ligin ilk haftasında sahaya bu şekilde çıkan iki takım var; bir tanesi transfer yasağı olan tahtası kapalı Kayserispor, diğeri de Beşiktaş. Şenol Güneş Onur Bulut’tan sağ ön, Muleka’dan sol ön oyuncusu yapıp, geldiğinden beri istediği 10 numarada Gedson Fernandes’i kullanıyor diye ona kızabilir miyiz?

Karagümrük - Beşiktaş maç sonu yazısı
Karagümrük – Beşiktaş maç sonu yazısı

“Sen de amma abarttın, kaçan penaltı ve direkten dönen toplar var” diyebilirsiniz ancak Fatih Karagümük bu ligde kalite çıtası bakımından karşılaşacağınız rakipler içerisinde alt segment takımlardan biri. Yarın dişli rakipler karşısında transferin gecikmesi nedeniyle takım bütünlüğünü sağlayamamış Beşiktaş’ın kayıpları kimin hanesine yazılacak? O zaman köşenize çekilip bombayı hocanın kucağına mı bırakmayı düşünüyorsunuz? Hele ki, hocanızın bu konudaki görüşleri şu şekilde iken; “Beşiktaş’ta transferler hep geç yapılıyor. Hep geç yapıldığı için mesela Ağustos’un sonunda Eylül başında, kampa gençlerle gidiliyor, sonra başka oyuncularla yarışmaya giriyorsunuz. Ve her sene ilk yarıda kaybedilen puanlar, ikinci yarıda telafi edilemeyebilir. Onun için bence sezonun başında transfer döneminin bitmesi lazım.”

            Aslına bakarsanız, Şenol Güneş’in bu cümleleri idrak yolları enfekte olmamış herhangi bir yönetici için çok şey ifade eder ama aradığınız yönetime şu anda ulaşılamıyor. Biz yine de belki ibret alırlar diye yazımızın finalini Ziya Paşa’dan bir beyitle yapalım;

“İdrak-i maali bu küçük akla gerekmez,

Zira bu terazi bu kadar sikleti çekmez.”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir